. Kronik lösemi (KML ve KLL) | Prof. Dr. Ali Zahit BOLAMAN

Kronik lösemi (KML ve KLL)



 

KRONİK MYELOİD LÖSEMİ (KML)

·        Tüm lösemilerin %15’ni oluşturur. Her yıl  100.000 kişiden 2-3’nde bu hastalık gelişir. Yaş ile görülme olasılığı artar.

·        Hastalığın nedeni 9 ve 22. kromozom arasında bazı bölgelerin karşılıklı yer değiştirmesi sonucu aşırı lökosit yapımıdır. Hastalıkta oluşan bu kromozom Filadelfiya kromozomu olarak adlandırılır.  Filadelfiya kromozomundaki hastalıklı bölge de bcr/abl olarak adlandırılır. Bu hastalıklı bölge hastalığın oluşundan sorumlu bcr/abl proteinin yapar.

·        Hastalarda lökosit sayısında artma bulunur.  Herhangi bir nedenle hastaneye başvuranlarda tesadüfen saptanabilir. Bazı hastalarda ise dalak büyümesine bağlı karın sol tarafında ağrı veya birkaç lokma yedikten sonra hemen doyma hissi oluşabilir.

·        Hastalarda trombosit sayıları da artmış olabilir.  Teşhis için mutlaka Filadelfiya kromozomunu göstermek gerekir.

·        Teşhis ve takip için bu proteinin kan veya kemik iliğinde gösterilmesi şarttır. Hastalıkta 2000 yılından sonra büyük ilerleme elde edilmiştir. Halen imanitinib (Glivec, İmatenil, İmatis ve diğerleri) , nilotinib (Tasigna), dasatinib (Sprycell)   ilaçları ile çok iyi bir şekilde tedavi edilebilmektedir.

 

KRONİK LENFOSİTİK LÖSEMİ

·        En sık görülen lösemi tipidir.  Genellikle ileri yaş hastalarda gözlenir.

·        Herhangi bir şikayet olmadan tesadüfen tanı konulduğu gibi hastalık ilerlediği dönemde boyun, koltuk altı veya kasık bölgelerinde lenf bezleri büyüyebilir. İleri dönemlerde kansızlık gelişebilir ve trombosit sayısı azalır. Bazı hastalarda kilo kaybı, terleme ve kaşıntı oluşabilir. Enfeksiyonlara eğilim artmıştır.

·        Hastaların küçük bir kısmında 11 ve 17 kromozomda anormallikler bulunur. Hastalık kendi içinde evrelere ayrılır.

·        Tanı periferik kan da yüksek sayıda anormal kan hücrelerinin varlığı ile konulur. Erken evrede ve yakınması olmayan hastalarda tedavi gerekli değildir.

·        Tedavi gereken hastalarda eski yıllarda kullanılan leukeran daha az sıklıkta kullanılır. Hastalarda fludarabin (Fludara), Rituksimab (Mabthera) Siklofosfamid (Endoksan) kullanılır. Yeni tedaviler içinde İbrutinib (Imbruvica) ve obinituzumab (Gazyva) umut veren ilaçlardır.